Simple past tense ve present perfect tense karşılaştırması exercises

Choose the past simple or the present perfect.

Click here to review how to make the past simple.
Click here to review how to make the present perfect.
Click here to return to the list of English grammar exercises.
Download this exercise in PDF.

Simple past tense ve present perfect tense karşılaştırması exercises
Hello! I'm Seonaid!

I'm here to help you understand grammar and speak correct, fluent English.

Önceki İçerikler

  • doc

    Present Continuous Tense Present Simple Tense Farkı Alıştırma, Exercises, Worksheet

  • pdf

    İngilizce Zamanlar Tekrar Alıştırmaları 5

  • ppt

    Past, Present, Future Tenses, İngilizce Geçmiş, Geniş ve Gelecek Zaman

  • doc

    İngilizce Zamanlarla İlgili Alıştırma, Exercise, English Tenses Worksheet

  • doc

    Past vs. Present Perfect, İngilizce Simple Past Tense – Present Perfect Tense Farkı Alıştırma 2



Sonraki İçerikler

  • doc

    Simple Past Tense and Present Perfect Tense Exercise, Alıştırma

  • pdf

    Present-Past Tenses (Present-Past Tenseler)

  • doc

    Simple Present Present Continuous Tense Farkı Alıştırmaları, Worksheet, Exercises

  • doc

    Creating Questions

  • doc

    Verb Tenses, İngilizce Zamanlar Alıştırma, Exercises, Worksheet

Present Perfect Tense ve Simple Past tense konuları genelde birbirine karışır ve iki zamanın da doğru olarak kullanılabilmesi için iki zamanın farklarının çok iyi öğrenilmesi gerekir.

Ders anlatımına başlamadan önce birkaç örnekle iki zaman arasındaki farkları anlamaya çalışabiliriz.


► Kayıp Pasaport

İngiltere'ye giden bir turistin, gittiğinin ikinci gününde pasaportunu kaybettiğini ve hemen karakola gittiğini düşünün. Bu kişi karakoldaki polislere şu cümleyi kuracaktır.

- I have lost my passport. (Pasaportumu kaybettim.)

Bu cümleyle anlatmak istediği, o anda pasaportunun olmadığıdır ve polislerden konuyla ilgili yardım istiyordur. Bu yüzden de Present Perfect Tense kullanmıştır.

Aynı kişi pasaportunu bulup ülkesine döndükten sonra arkadaşlarına ve ailesine bu olayı anlatırken ise şu cümleyi kurar.

- I lost my passport on the second day of my travel. (Seyahatimin ikinci gününde pasaportumu kaybettim.)

Bu cümlede ise başından geçen bir olayı hatıra olarak anlatmaktadır ve pasaportunu bulduğu veya yeniden çıkardığı anlamı çıkar. Bu yüzden de cümleyi Simple Past Tense ile kurmuştur. Gördüğünüz gibi cümlelerin Türkçe çevirisinde bir fark yoktur, fakat kullanım ve anlam bakımından birbirlerinden farklıdırlar.


► Bacağım kırıldı (alçıda/iyileşti)

Şimdi de aşağıdaki iki cümleye bakın. Her iki  cümlenin de Türkçe çevirisi aynı ama aralarında bir anlam farkı var.

- I have broken my leg. (Bacağımı kırdım.)
- I broke my leg. (Bacağımı kırdım.)

Birinci cümle Present Perfect Tense ile kurulduğu için geçmişte olan bir eylemin etkilerinin hala sürüyor olması gerekmektedir. Öyleyse bu cümleyi söyleyen kişinin bacağının alçıda olması gerekmektedir.

Ancak ikinci cümle Simple Past Tense ile kurulmuştur ve yine cümleyi kuran kişi başından geçen bir olayı anlatmaktadır. Bu eylem on yıl önce de olmuş olabilir ve cümleyi söyleyen kişinin bacağı artık iyileşmiştir.


► Kayıp anahtar

Anahtarını kaybeden bir kişiyi düşünün ve aşağıdaki örnekleri inceleyin.

- Tom is looking for his key. He can't find it. He has lost his key. (Tom anahtarlarını arıyor ve bulamıyor. Onları kaybetti.)

Yukarıdaki cümlede kaybetmek eyleminin bulunduğu cümle Present Perfect Tense ile kurulmuştur ve bu yüzden cümleyi söyleyen kişinin o anda anahtarlara sahip olmadığı anlamı çıkar. 

Yarım saat sonra anahtarını kaybeden kişinin anahtarlarını bulduğunu düşünün ve aşağıdaki örnekleri inceleyin.

- Now Tom has found his key. He has it now. (Tom anahtarlarını buldu. Artık onlara sahip.)

- Has he lost his key? (O anahtarlarını mı kaybetti?)
- No, he hasn't. He has found it. (Hayır, anahtarlarını buldu.)

Gördüğünüz gibi kişi anahtarlarını kaybetmiş olmasına rağmen, bulduktan sonra konuşulduğu için, Present Perfect Tense ile sorulan soruya hayır cevabı verilmiştir.


Şimdi de aşağıdaki iki örneği inceleyin.

- Did he lose his key? (O anahtarlarını mı kaybetti?)
- Yes, he did. He lost kiy key. But now he has found it. (Evet, anahtarlarını kaybetti. Ama şimdi buldu.)

Bu örnekte de soru Simple Past Tense ile sorulduğu için aynı soruya cevap evet olarak verilmiştir. Yani geçmişte kalan bir eylemden bahsedilmektedir.


Present Perfect Tense  her zaman şu anla ilgili bir anlam taşır. Yani "Tom has lost his key" cümlesini gördüğümüzde Tom'un şu anda anahtarının olmadığını anlarız.

Past Simple Tense ise geçmişle ilgili bir anlam taşır. "Tom lost his key" cümlesini gördüğümüzde Tom'un anahtarlarını bulup bulamadığı hakkında fikir sahibi olamayız. Anladığımız tek şey Tom'un geçmişte bir zamanda anahtarlarını kaybettiğidir.


Examples;

- John grew a beard but now he has shaved it off. (John sakal bıraktı ama şimdi traş oldu.)
Bu cümle Simple Past tense ile kurulduğu için şu anda sakallarının olmadığı anlaşılmaktadır.

- They went out for dinner and they've just come back. (Onlar akşam yemeğine çıktılar ve demin geldiler.)
Bu cümlede ise ilk cümle Simple Past Tense ile, ikinci cümle de Present Perfect tense ile kurulmuştur. Böylece şu anda gidenleri geri döndüğü anlamı çıkmaktadır.


► Birisine yeni bir bilgi veya haber vermek için Present Perfect Tense kullanırız. Ancak o eylemle ilgili konuşmaya devam edersek Past Simple Tense kullanırız. Aşağıdaki örnek diyaloğu inceleyin.

- I've broken my leg. (Bacağım kırıldı.)
- Really? How did you do that? (Gerçekten mi? Nasıl oldu?)
- I fell off the ladder. (Merdivenden düştüm.)

SIMPLE PAST AND PRESENT PERFECT TENSE

We use present perfect to talk about actions that started in the past and continue to the present.

I've known Michael for twenty years  (I still know him).
I've worked in this bank for 5 years. (I still work there)

► We use past simple to talk about finished actions. 

I knew Michael for twenty years (but then he found a job in New York and moved his house).
I worked in this bank for 5 years. (Then I was retired.)

► We use present perfect to talk about a finished action in someone's life as a life experience. The person should be alive to be able to use present perfect tense. 

My friend Joe has been to Rome three times.
I have tasted Korean food in Seul.  

► We use simple past to talk about a finished action in someone's life. The person should be dead to be able use simple past tense. 

My grandmother went to Rome three times.
We had Korean food last night in a nice restaurant.

► We use present perfect tense to talk about a finished action with a result in the present. Often we are interested in the way that something that happened in the past affects the situation that exists now.

I have bought a new car. (I have a new car now and it is great.)
I've washed my hands. (So I can help you with the cooking.)
I've lost my car keys! (I can't drive my car home).

► We use simple past tense to talk about a finished action with no result in the present. The emphasis is just on the action itself. 

I lost my car keys yesterday. I had to take a taxi home! (Now there is no result. I got new keys after all).
I came home, washed my hands and had dinner with my wife.
I lost my keys last summer. It was a terrible holiday. 

► We use present perfect tense with an unfinished time word (this evening, this week, this month, today etc.):

I've seen Mary this week.
I've read ten books this week. 
Tom's visited 3 countries this year. 

► We use simple past tense with a finished time word (last week, last month, last year, yesterday etc.):

I saw Mary last week.
I read a great book last week.
Tom visited Paris two years ago. 

► Sometimes we can use both simple past and present perfect and it doesn't make a big difference to the main sense of the sentence. 

The project is now complete. The cooperation between us was a great success. (Right)
The project is now complete. The cooperation between us has been a great success. (Right)

I am sure I read this book. (Right)
I am sure I have this book. (Right)

► We can also use both tenses to talk about repeated actions or events in the past. If we use the present perfect, we often suggest that the action or event might happen again.  And if we use past simple, we mean that it is finished and won't happen again. 

Stephen has written 29 books in his life. (Present Perfect)
Samantha visited 35 countries before she died in a plane crash in Africa. (Past Simple) 

► In news reports, events are often introduced with the present perfect and the details are given in simple past. 

Tourists have been killed in the car accident! Two Russian tourists were killed in a car accident in London yesterday. 

Present Perfect ve Past Simple nasıl ayırt edilir?

Gördüğünüz gibi Past Simple'da eylemin ne zaman gerçekleştiğinin cevabını kesin olarak almamıza karşın, Present Perfect Simple'da eylemin ne zaman gerçekleştiğini tam olarak bilemeyiz. Elimizde sadece daha yeni, henüz, önceden gibi net olmayan ifadeler vardır.

Present perfect tense nasıl ayırt edilir?

İngilizcede geçmişte bir işin ne zaman yapıldığı önemli ise Simple Past Tense kullanılır. Bu Geçmiş Zaman, çok eski bir tarih olabileceği gibi bir dakika öncesi de olabilir. Geçmişte bir işin, konuştuğumuz ana kadar yapılıp yapılmadığı önemli ise Present Perfect Tense kullanılır.

Present Perfect Simple ne demek?

Present Perfect Tense, geçmişteki bir işin herhangi bir zamanda yapıldığını ancak etkisinin şu anda da sürdüğünü gören zamandır. Türkçedeki geçmiş zamanla karıştırılan Present Perfect Tense'de esas olan eylemin geçmişte başlamış olmasına karşın, etkisinin günümüzde de devam etmesidir.

The Past Perfect Tense ne demek?

'Past perfect' kipi şu andan önceki bir zamandan önce olan bir zamanı ifade eder. Geçmişte bir olayın başka bir olaydan önce gerçekleştiğini açıklamak için kullanılır. Hangi olayın ilk önce belirtildiğinin bir önemi yoktur - zaman kipi hangisinin önce gerçekleştiğini açıklığa kavuşturur.